Yıldırım'ın Ali Koç'a okumasını tavsiye ettiği Hallâc-ı Mansûr kimdir?

Yıldırım'ın Ali Koç'a okumasını tavsiye ettiği Hallâc-ı Mansûr kimdir?

Fenerbahçe Spor Kulübünün eski ve yeni başkanları Ali Koç ve Aziz Yıldırım'ın HaberTürk ekranında karşı karşıya geldiği yayında, Yıldırım'ın Koç'a "Hallâc-ı Mansûr oku" tavsiyesi merak konusu oldu.

2024.06.10 16:43 - Son Güncellenme: 2024.06.10 16:45 - Yaşam - T24
A
Yıldırım'ın Ali Koç'a okumasını tavsiye ettiği Hallâc-ı Mansûr kimdir?

Fenerbahçe yeni başkanını olarak yeniden Ali Koç'u seçti. Olağan Seçimli Genel Kurul'dan önceki gece Ali Koç ile Aziz Yıldırım, Habertürk'te yayına çıkarak Türkiye'nin gündemine oturdu. Olaylı şekilde başlayan ve hararetli bir şekilde devam eden canlı yayının dikkat çekici anlarından biri de  Aziz Yıldırım'ın Ali Koç'a, Hallâc-ı Mansûr okuması yönünde verdiği tavsiyesiydi.

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, eski Başkan Aziz Yıldırım'ı "Ben Fenerbahçe'nin kendisiyim" sözleri üzerinden eleştirirken, Yıldırım'ın "Hallâc-ı Mansûr oku, o zaman ne dediğimi anlarsın" sözleri hem yayını izleyenleri hem de yayından sonra sosyal medya paylaşımlarını takip edenler arasında merak edildi. 

Koç'un "Ben Fenerbahçe'nin kendisiyim" sözüne gönderme yapması üzerine Yıldırım şöyle dedi:

"Aliciğim, bak sana bir şey tavsiye edeyim, Hallâc-ı Mansûr oku. Hallâc-ı Mansûr'u okursan benim ne dediğimi anlarsın." 

Hallâc-ı Mansûr 912 yılında "Ene'l Hak", yani "Ben Hakk'ım" (‏انا الحقّ‎ ‎, En el-Hakk) söylemi gerekçesiyle halka açık bir meydanda işkence edilerek idam edilmişti. 

Hallâc-ı Mansûr'un "Ene'l-Hak - ben Allah'ım" derken kendisinin Allah olduğunu değil, Allah'tan başka varlığı olmadığını, Allah'ta eriyip yok olduğunu söylemeye çalıştığı; Yıldırım'ın da  "Ben Fenerbahçe'nin kendisiyim" ifadesiyle Fenerbahçe'den başka varlığı olmadığı, kendisini Fenerbahçe içinde yok ederek onun bir zerresi olduğunu ifade ettiği şeklinde yorumlandı.

Hallâc-ı Mansur kimdir?

Hallâc-ı Mansûr, tam adıyla Ebû'l-Muğîs el-Hüseyn bin Mansûr el-Hallâc, 858 yılında İran'ın Fars bölgesinde doğmuş ünlü bir İslam mistiği ve sufi düşünürüdür. İslam tarihinde tasavvuf alanında önemli bir yere sahiptir ve en çok "Enel Hak" (Ben Allah'ım) ifadesiyle tanınır.

Genç yaşta dini eğitimine başlayan Hallâc-ı Mansûr, dönemin önemli alimlerinden ders almıştır. Küçük yaşta Kur'an'ı ezberlemiş ve Arapça ile İslam ilimlerinde derinlemesine bilgi sahibi olmuştur.

Tasavvufa yönelen ve ünlü sufi Şiblî ve Cüneyd-i Bağdadi gibi isimlerden etkilenen Mansur, tasavvufi düşünceleri ve özellikle "Enel Hak" sözü, zamanla İslam âlimleri arasında büyük tartışmalara yol açmıştır.

Hallâc-ı Mansûr'un öğretileri, daha çok vahdet-i vücut (varlık birliği) felsefesi etrafında şekillenmiştir. Bu düşünceye göre, evrende var olan her şey, tek bir varlığın, yani Allah'ın yansımasıdır. Hallâc-ı Mansûr, Allah'ın varlığının insanın iç dünyasında da hissedilebileceğine inanmış ve bunu ifade etmek için "Enel Hak" demiştir. Bu ifade, dönemin İslam otoriteleri tarafından küfür olarak değerlendirilmiştir.

Hallâc-ı Mansûr, tasavvufi görüşleri ve özellikle "Enel Hak" ifadesi nedeniyle büyük bir tepki çekmiştir. 922 yılında Abbasi Halifesi el-Muktedir'in emriyle tutuklanmış ve Bağdat'ta yargılanmıştır. Hallâc-ı Mansûr, yaptığı savunmalarda görüşlerinin tasavvufi anlamlarını açıklamaya çalışsa da, mahkeme tarafından suçlu bulunmuş ve ölüm cezasına çarptırılmıştır.

Hallâc-ı Mansûr, Bağdat'ta halka açık bir alanda işkenceyle öldürülmüştür. Önce kırbaçlanmış, ardından uzuvları kesilerek infaz edilmiştir. En sonunda idam edilerek cansız bedeni yakılmış ve külleri Dicle Nehri'ne atılmıştır.

Hallâc-ı Mansûr'un ölümü, İslam dünyasında derin izler bırakmış ve onun mistik öğretileri yüzyıllar boyunca tartışılmaya devam etmiştir. Eserleri ve düşünceleri, hem tasavvuf çevrelerinde hem de İslam düşünce tarihinde önemli bir yer tutmaktadır.

Diğer Yaşam Haberleri için tıklayın


2024.06.10 16:43 - Son Güncellenme: 2024.06.10 16:45 - T24
A