Pınar Yeniyiğit

Pınar Yeniyiğit

iletisim@bursadabugun.com

Davut Gürkan affını mı isteyecek? İşte yanıtı...

2024.06.29 12:20 - Son Güncellenme: 2024.06.29 13:07
A

Kim ne derse desin hep söylerim; 

AK Parti'de 'Recep Tayyip Erdoğan samimiyeti' gibi bariz bir gerçek var!

Zaten görünen köy de kılavuz istemiyor...

Tayyip Erdoğan'ın oylanmadığı bir seçimde partinin ne derece irtifa kaybettiği net görüldü 31 Mart'ta. 

Ve de AK Parti 2024 yerel seçimlerinde cidden büyük hezimete uğradı!

Bu hezimetin nedeni sadece 'Samimi Niyetin' sadece Recep Tayyip Erdoğan'a özgü kalmasından mıdır? 

Yoksa üslup sorunu yaşayan siyaset algısı bozuk kimlikler de bu sonuca zemin mi hazırladı?

Bir de;

Bu iki mühim faktöre ilaveten siyasi alan darlığı ve yerel teşkilatlardaki siyaset eksikliği de başlıca mühim etkenler arasında mıydı? 

Kuşkusuz ki;

Yukarıda sıraladığım suallere yanıt olsun diye yerel seçime hazırlık sürecinde AK Parti Bursa teşkilatlarından yansıyan tabloyu didik didik edip de dedikodu ile tevatürle, kulaktan kulağa bilgilerle siz değerli okurlarımla yalan-yanlış bir fatura paylaşmak gibi bir niyetim asla ve kat'a yok...

Ve fakat iki-iki daha dört; 

AK Parti'nin de halka yukarıdan bakan, halktan uzaklaşmış, antipati yayan, üslup sorunu yaşayan kimliklerden bir önce ve de ivedilikle kurtulması şart!

Zaten Recep Tayyip Erdoğan da böylesi bir köklü hamle için çoktan kolları sıvadı bile...

Yepyeni bir teşkilat yapılanması hedefiyle, il ve ilçe kongeleri için kaybedilen seçimin ardından hemen düğmeye basan Recep Tayyip Erdoğan bugüne kadar ki süreçte herhangi bir hataya geçit vermemek için ince eleyip sık dokudu. 

Son Kızılcahamam Kampı'nda da açıkça seçim kaybeden teşkilatlara bir daha şans tanınmasının zor olduğu sinyalini verdi Cumhurbaşkanı....

Başkent kulislerinden edindiğim bilgiye göre; 

Bazı illerde taban denklemlerindeki argümanlar ölçülüp tartıldıktan sonra toptan ve tam bir değişim gerçekleştirilecek...

Bazı illerde ise tabiri caiz ise;

Sadece dümende olanlar, yani yönetimlerin başında yer alanlar değişecek. 

Denen o ki Eylül ayında işte bu sürece start verilecek. Ekim-Kasım-Aralık aylarında da il ve ilçe kongreleri yapılacak.  

Yol haritası da belli; 

Önce yüksek ihtimalle bir il başkanı atacak ve atanan il başkanlığının başkanlığında ilçe kongreleri yapılacak. Son olarak da il kongresi gerçekleştirilecek.  

"Bu arada il başkanlıkları için daha önce milletvekilliği yapmış kimliklere ağırlık verilecek mi?" sorusunun yanıtı henüz belli değil.

Ve 2025'in ilk aylarında da AK Parti'nin genel kongresi gerçekleşecek.

Yani büyük kongreye yeni bir teşkilat yapılanması ile gidilecek.

Peki Bursa özelinde değerlendirirsek İl Başkanı Davut Gürkan yoluna devam mı eder, yoksa yeni bir il başkanı mı belirler AK Parti? 

Bu sualin yanıtına ilişkin yine son dakika bilgisi aktarayım. Başkent kaynaklı edindiğim sağlam bir kulis haberine göre; Davut Gürkan gelecek hafta affını isteyip görevi bırakacak ve yerine atama ile yeni il başkanı gelecek. Bakalım bu kulis bilgisi ne derece gerçek? Kısa süre sonra tüm detaylar tabii ki netleşir. Ve fakat önceki dönem milletvekillerinden Zekeriye Birkan ve Mustafa Esgin ile bu gibi kritik süreçlerde her zaman ismi  gündemde olan Ali Yılmaz'ın ismi il başkanlığı için öne çıkmakta. 

Bu isimler dışında farklı siyasi kimlikler de konuşuluyor tabii ki. 

Belli mi olur? AK Parti'de Bursa'da il Başkanlığı için belki de süpriz bir ismi de tercih edilebilir. 

Buraya kadar yereldeki kaybın müsebbi sebepleri irdeledikten ve kongre sürecinde izlenecek yol haritasını detayları ile aktardıktan sonra gelelim asıl mevzuya değerli okur;

Kanımca bir nevi baraj sorusu kıvamındaki şu sual mühim.

AK Parti'deki kongre meselesine en doğru bakış açısı nedir? 

Yeni başkanları belirlerken süreci il il-ilçe ilçe subjektif mi yönetmek ve çıkacak sonuca göre değişimin gerekli olup olmadığına karar vermek midir doğru olan? 

Yoksa 'Sonuçta ortada koskoca bir seçim yenilgisi vardır ve bunun da bir bedeli olmadır' görüşüyle her il için aynı kriterleri uygulamayı tercih edip kollektif bir süreç mi yönetmek gereklidir? 

Siz bu soruların  yanıtlarını  düşünedurun  bendeniz yazının sonunda kanımca en doğru olan süreç yönetimi formülüne vurgu yapmış olayım;

Kişilerin değişiminden ziyade 'Zihniyet Değişimi'!

Yani AK Partinin kuruluştaki fabrika ayarlarına ivedilikle dönüş yapması...

Hedefe ulaşma yolunda gerisi çorap söküğü gibi gelir zaten!..


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları